hep aynı olaylarla karşılaşıyorsun, çünkü sende hiçbir şey değişmiyor!
her şey benzerini kendine çeker. cennet parçacığı cennete doğru,
cehennem parçacığı cehenneme doğru yol alır.
lupelius'a göre
yeryüzü, insanların sıralar halindeki idam mahkumları gibi yaşadıkları
kozmik bir hapishane, dünya boyutunda bir zindandır. bu vizyonun son ve
kesin bir yenilgi oluşturduğu yargısına varmak yerine, göz kamaştıran
çılgınlığıyla cesurca bir plan tasarlar. insan için, onu olanaklının
sınırlarının ötesine geçirecek bir serüven düşler; kaçınılmaz görünen
ölümcül yazgısından kaçış ve dünya yasalarından kurtuluş.
-size ‘öğretilen ve anlatılan dünyanın’, anlatıldığı gibi olduğunu
söyleyenler sadece anlatanlardır. korkmanız, çekinmeniz, endişe etmeniz
gerektiği söylenen her şey, bu betimlemenin pençesindeki insanların
fikirleridir. oysa bunlar olumsuz duygulardır ve hiçbiri dünyaya geldiği
haliyle insanın mayasında olan hisler değillerdir. insan korkusuz
doğar. korku, zorla ‘öğretilir’.
-hayatınızda önünüze çıkan
herkesin özel bir görev ile karşınıza geldiğine emin olun. ve ona
varlığı için teşekkür edin. özellikle düşmanınızsa.
-herkes sizi
gösterir. çünkü herkesi siz yarattınız. bu dünyayı siz yarattınız. bu
sizin dünyanız. sizi arayan arkadaşınız sizsiniz. çalışanlarınız,
üstleriniz, aileniz, hepsi sizsiniz. yay da, ok da, hedef tahtası da;
hepsi sizsiniz.
-gereğinin ötesinde yiyecek, içecek, gereğinin
ötesinde uyku, gereğinin ötesinde seks, hiçbir şeyin çözümü olmadığı
gibi, çözümün üstünü örten uyuşturuculardır. uyuşturucu almayın.
beyninizi örtmeyin. orada geleceğiniz şekilleniyor.
- insanın en kötü hastalığı bağımlı olmaktır. başkalarına ve onların yargılarına bağımlı olmaktan kötüsü yoktur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder